2005 yılında Refik Hariri suikastı
ile suçlanan Suriye (Beşar Esad
yönetimi) Lüban’daki askeri birliklerini geri çekerek adının bu işe resmen
karışmasını engelledi.
Reyhanlı patlamalarında (11
Mayıs 2013) da olayın arkasında olmadığını dünya kamuoyuna bildirdi. AKP
hükümeti yaşanaların basın tarafından yayınlanmasını engelleyerek bir yandan
kendisinin yurt içindeki durumunu seçmenine karşı zor duruma sokmayıp, bir
yandan da muhalefetin elini kolunu bağlarken öte yanda istemeyerek Esad’ ı e
Suriye yönetimi de korumuş oldu. Dünya kamuoyu faciayı net bir şekilde
öğrenemedi.
Reyhanlı patlamalarından hemen
sonra düşen Türk F16’sı konusunda, düşürülen uçağın arkasında bulunanlar ile
ilgili olarak Türk istihbaratının elindeki bilgilerin birinci elden Obama ile
paylaşılması ve onun ikna edilmesi için Erdoğan-
Obama görüşmesinde MİT müsteşarı bizzat dahil edildi (16 Mayıs 2013).
Halihazırda ikinci Cenevre
sürecini başlatılması ve Türkiye’nin Rusya ile görüşmesi gündeme geldi. Başbakan Erdoğan,
Suriye konusunda Beşar Esad’ın tek başına bir aktör olmadığının farkında ve bu
meseleyi “büyük ağabeyler” ile çözmeye
gidiyor.
No comments:
Post a Comment