Başbakan’ın Söylemi ve Devletin Görevi
Başbakan alkol reklamlarının ve satışının sınırlandırılması
ile ilgili kanunun kabulünün ardından açıklama olarak anayasanın kendilerine bu
hakkı verdiğini, gençleri alkolden korumak için Batı ülkelerinden bir takım
düzenlemeleri aldıklarını söyledi. Buraya kadar AKP, muhafazakar bir parti
olmanın ve meclis çoğunluğu elinde
bulundurmanın kendilerine verdiği demokratik hakkı kullamış; seçmenin
bu konudaki beklentisini karşılamış oluyor. Başbakanın söyledikleri doğru. Amerika
genelinde 50 eyalette alkol yaşı sınırı 21. (Türkiye’de bu yasa ile bile 18’de
kaldı.) Alkol satma saatleri ise eyaletten eyalete değişiyor. Gece saat 21 ile
sabah 02 arasında başlayan satış yasağı ya da düzenlemesi (!) sabah saat 6’da
kaldırılıyor. (Sabah 6’da bayiye gidip alkol alan var mı bilmiyorum.) Wisconsin’da
şu anda alkol promilini daha asağıya çeken yasa tartışılıyor.
Başbakanın Üslubu
Başbakan şöyle söyledi: “Bir devlet insanını kötü
alışkanlıklardan koruyacak…” Bu durumda tırnaklarını yiyen bir cocuğun tırnak
yeme alışkanlığını önlemek de devletin görevi mi olacak? Söylenmesi gereken
alkol kullanımının görünür sonuçlarının ve bu konudaki toplumsal talebin
dillendirilmesi olmalıydı. Örneğin, trafik kazalarında artış, alkol yüzünden
suça karışan gençlerin oranı vs.
AKP’nin “Batı’da var biz de aldık.” söylemi yerine
toplumsal temellendirme yapmaya ve bu konuda halka yönelik çalışma yapan
milletvekillerine ihtiyacı var.
Muhalefetin ise yasanın sebep olacağı yolsuzlukları
belirlemesi ve bu konuda takipçi olması gerekiyor. Zira yasa rasyonel.
No comments:
Post a Comment