Wall Street (İşgal)
Eylemi
Cumhurbaşkanı
Türkiye’deki Gezi Parkı’nda başlayan gösterilerin Mısır’daki Tahrir meydanı
gösterileri ile değil, Wall Street’teki gösterilerle yakın olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanının tespiti bazı noktalarda doğru, ama özde ve uygulamada
farklar var.
Türkiye’deki Gezi parkı ile Wall Street işgalinin benzeyen yönlerinden
biri, Wall Street’in
İşgali adını taşıyan gösterilerde göstericilerin orta ve üst
sınıfı oluşturan gelir grubundan ve çoğunlukla beyaz gençler olması. Göstericilerin
%70 gibi büyük bir kısmı bağımsız, herhangi bir siyasi parti ile bağlantısı
olmayan, üniversite mezunu kişilerdi.
Bir başka benzer yön, muhtemelen de cumhurbaşkanının da atıf yaptığı kısım,
New York
valisinin göstericilere karşı aşırı güç kullanmasıydı. New York polisi tarafından tazyikli su, göz
yaşartıcı bomba ve tartaklama gibi fiziksel şiddet unsurları kullanıldı.
Ancak Wall Street göstericileri Amerika’nın karşı karşıya kaldığı 2008 yılı
büyük mali krizinin öfkelendirdiği gençlerdi. Ülkede krizden etkilenmeyen hatta
krize sebep olan ve ekonominin %1’lik üst dilimini oluşturan büyük
finans şirketlerini eleştirmek için toplandılar. Yani ekonomik temelli bir
hareketti. Sosyal ve ekonomik eşitsizliğe, yolsuzluğa, özellikle de finans
sektöründeki şirketlerin hükumetler üzerindeki etkisine ve bu şirketlerin kâr
elde etmek için krizlere neden olmalarına tepki göstermek için gösterilere
başladılar.
Gösteriler başladıktan sonra Wall Street’teki plazaları
kullanmamaları için eylemcilere, bir park tesis edildi. Ancak, iki ay sonra polis göstericilerin ve
şehir halkının sağlık ve güvenliklerini gerekçe gösteren mahkeme kararı
neticesinde onları zor kullanarak işgal ettikleri parktan çıkardı.
(Polis, mahkeme kararını uygulamak için
de şiddet kullandı. Aslında tabii ki
bu, bir tür gücü meşrulaştırma yöntemi. Fakat bu ülkede mahkemelerin
bağımsızlığına güven tam olduğu için yüksek mahkeme kararını büyük kitleler
tartışmadılar.)
Eylemlerde 700 kişi yakalandı, 351 kişi hakkında fezleke yazıldı.
Sonuç olarak ABD’deki Tahrir meydanından esinlenen gösteriler için şunlar
söylenebilir: Wisconsin valisinin halkın %47’sinin düşüncelerini önemsemeyen
tavırları (manda yönetimi) Wisconsin’de önce gençleri ve ardından büyük kitleleri sokağa döktü.
Valinin sermaye sahiplerini ve zenginleri kollayan uygulamaları halen
hoşnutsuzluk yaratsa da Wisconsin halkı gelecek seçimleri, vali de Amerikan
başkanı olmak için Cumhuriyetçi Parti içindeki yarışları bekliyor.
Wall Street gösterileri ise finans sermayesinin sebep olduğu krizde, işlerini kaybetmek tehlikesi ile karşı karşıya kalan beyaz yakalıların eylemi olarak tarihe geçti.
Her iki olayda yürütmenin tıkandığı noktada yargı devreye girdi. Her
ikisinde de devrime sıcak bakan solcu gençler eylemleri başlattılar. Ancak, çatışmaya
girmediler, hukukun üstünlüğüne teslim
oldular.
No comments:
Post a Comment