Temsilde esas olan, toplumun yarısını temsil eden kadınların
halkın tercihi oranında
yönetim makamlarında olmaları ve bu tercihin en azından %50
olmasıdır.
Erkeklerin aile içinde, toplum önünde ve tabii ki gelenekte
ellerinde tuttukları -silah
kullanmalarından ve savaş kazanmalarından dolayı siyasi alana devşirdikleri-
siyasi gücün kendi tekellerinde kalması
erkeklerin her toplumda siyasete egemen olmaları na yol açtı ve kadınların
siyasete katılımlarını geciktirdi.
Müslüman ülkelerde kadınlar bu yarışa katılımda hala çok
gerideler.
Parlementolardaki sandalye sayısına göre Müslüna olmayan
ülkelerde kadınların temsili:
İsveç
|
47.3
|
Belçika
|
40.8
|
Kanada
|
37.9
|
Hollanda
|
36
|
İspanya
|
34
|
İtalya
|
29
|
Almanya
|
27.5
|
ABD
|
20
|
Japonya
|
16.1
|
Müslüman ülkelerde kadınların parlamentolardaki sandalye
oranı:
Malezya
|
29.4
|
Afganistan
|
27.5
|
Umman
|
18.1
|
Pakistan
|
16.3
|
Türkiye
|
14.3
|
Moritanya
|
14.3
|
Özbekistan
|
15
|
Cezayir
|
7
|
Fas
|
2.2
|
Yemen
|
1.8
|
“
Kadın Kotası Nedir?
Kadınların siyasete sayısal olarak (nicel) katılımlarını
destekleyen ve siyasi alanda cinsiyetler arası temsil
dengesinin kurulmasını hedefleyen kota uygulaması
3 şekilde görülebilir:
·
Anayasa
ve yasalarla kadınların hükumetteki temsilini düzenleme : Bu uygulamada
seçilmiş kadınların yönetim kadrolarında aktif görev almasını hedeflenir.
·
Aday
sayısı kotası: Anayasa ve yasalarla seçim listelerinde yer alacak kadın
aday sayısı belirlenir.
·
Siyasi
partilerde kota uygulaması: Siyasi partilerde faaliyet gösterecek ve
yönetime katılacak kadın sayısı iç tüzüklerle belirlenir.
Kota düzenlemeleri, kadınların yönetime %30
veya %40 oranında katılmalarını esas alır (Yukarıda söylediğim gibi ideali en
az %50 olmasıdır.).
Türkiye’de Durum:
Türkiye’de kadınların siyasi partilerde yeterince temsil
bulmadığı oldukça açık. TBMM’deki 550
milletvkili sandalyesininn ancak 79’unda kadın milletvekili yer alıyor.
Siyasi Parti
|
Kadın Vekil Sayısı (2013)
|
AKP
|
46
|
CHP
|
19
|
BDP
|
8
|
MHP
|
3
|
Bağımsız
|
3
|
TOPLAM
|
79
|
Hükumetteki tek kadın bakanın görev ve sorumluluk
alanının “aile ve sosyal politikalar”la sınırlı olması kadınların sayısal
olarak yeterince temsil edilmediğini bir kez daha gösteriyor.
TBMM’de bayan milletvekillerinin temsil yetkilerini başörtülü olarak kullanmaları ile Türkiye
yeni bir siyasi döneme giriyor. Dindar başörtülü kadınlar, muhafazakar erkekler
için türban taşıyıcısı oy deposu semboller değil; siyasette zorlayıcı rakipler olacaklar
mı göreceğiz?
No comments:
Post a Comment