Güllerin Savaşı 1989 yapımı bir filmin adı. Boşanmış olan bir
çiftin ortak evlerini paylaşamamaları sonucu birbirlerinin ölümüne sebep
olmalarını anlatıyor.
Cemaat ve AKP
arasında hükumetin dershanelerin kapatılması konusunda atacağını söylediği
adımla başlayan ve altı yıl öncesinden kızışmaya başlamış olan kavga yıkıcı
boyutlara ulaşmak üzere. Alti yildir AKP’yi destekleyen diğer cemaatler hükumete Gülen
Cemaati konusunda her vesile ile baskı iletmekteydiler.
Cemaat veya kendi adlandırmaları ile Hizmet
Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet olarak başaramadığını başardı. Soyut ve hantal
devletin insanlara ulaşmada başarılı olmadığını, tek tek bireylerin dünyayı
değiştirecek güç ve enerjide olduğunu gösterdi. Afrika ülkeleri dahil pek çok
ülkede devlet büyükelçilikler açmadan onlar vardı. Bugün 11 bini aşan ve 140
ülkede faaliyet gösteren okulları ile, Türkçenin bir dünya dili haline
gelmesinde hizmet gönüllülerinin hakkı yenmeyecek emekleri var. Ancak hizmet
başladığı noktada değil. Tıpkı AKP’nin başladığı noktada olmadığı gibi.
Hizmet artık
küresel bir sermaye gücü ve küresel bir sermayeyi yönetiyor. Bu anlamda hizmet
sadece Türkiye Cumhuriyeti’nden değil diğer devletlerden bağımsız durumda.
AKP için tabandan
en üst dereceye kadar siyaset yapanlar da artık başladıkları noktada değiller
ancak onlar Hizmet kadar küreselleşemediler. Onlar da sermayeye veya bir kısım
zenginliğe ulaştılar ancak Hizmet sermayesinin geometrik artışı ile rekabet
edecek güçte değiller. AKP yanında dış gezilere götürdüğü yerli yatırımcılara
yol açmak için hemen hemen her ülkede önce Hizmet duvarını aşmak zorunda
kalıyor.
Ayrıca hükumet Hizmet’in
küresel sermayesini kontrol edemiyor. Bu durumlar özellikle başbakanı ve ona
yakın diğer cemaatleri rahatsız ediyor.
Başbakanın paralel yapılanma dediği tam da budur. Evet, Hizmet
örgütlenmesi devlete paralel bir yapılanmadır ve neoliberal politikalar ile veya
kapitalizm ile son derece uyumludur.
Hükumetleri seçmenler oyları ile kontrol ederler, frenlerler veya durdururlar.
Hizmet konusunda denge ve fren nasıl
sağlanacaktır bu sorunun cevabı bulunmadan Türk siyaseti rahat nefes alamaz.
AKP ile Hizmet
arasındaki savaşta komplolar aramak ve varsa yolsuzluğu kapatmak iktidar
partisinin hatası olacaktır. Sadece Türkiye Cumhuriyeti değil cemaatin
yerleştiği her ülke özellikle ABD’de bir kesim Hizmet faaliyetlerinden rahatsızken bu
zıtlaşmanın arkasında ABD’yi görmek hata olur, başka hatalara yol açar. Bu durumda
cemaatin ABD’deki okullarından ve faaliyetlerinden rahatsız olan bir takım çevreler
Gülen Cemaatini yok etmek için AKP’yi mi kullanmaktadır?
AKP ve Hizmet
arasındaki kavga boşanmakta olan bir çift arasındaki kavgaya benzemekte.
Maalesef bu çirkin boşanmada iki taraf da birbirini daha da aşağı çekecek ve
boşanmalarda en büyük zararı gören zavallı çocukların yerini de millet ve
cemaatin tebaası birlikte alacaklar.
Millet üzerinden
güç mücadelesine girmenin bedeli ağırdır. Bu vebalin altında kalmamak için
tarafların (en azından birinin) aklı
selim olması gerekir.
«Kara ses» unvânı verilen CEMALETTiN KAPLAN hocaefendi ile mukayese edildiğinde, F.G., Rifat Börekçi ayârında ATATÜRKÇÜ DiN ADAMI sayılmalıdır. Elini öpenler arasında MUSTAFA KOÇ da vardı [bkz: (--1--) “Vehbi Koç ‘uzak durun’ demişti” (2 sütun üzerine) başlıklı haberi, Hürriyet gzt., Yayın Sahibi Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş. (adına) Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, ISSN 1304-6632, Yıl 68, Sayı 24950, 18 Ocak 2017 Çarşamba, Basıldığı Yer Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş. Doğan Print Center (DPC) Osmangazi Mah. Turgut Özal Bulvarı No.120 Pursaklar Ankara, s.11 ve (--2--) Taha Kıvanç, “15 milyarlık Murat Bayrak ‘kara ses’in hamisiydi” (4 sütun üzerine) başlıklı Kulis köşe yazısı, Haber Türk gzt., Yayın Sahibi Habertürk Gazetecilik A.Ş. adına Turgay Ciner, Genel Yayın Yönetmeni Selçuk Tepeli, Sorumlu Müdür Ergün Örentel, ISSN 1308-8777, Yıl 7, Sayı 2459, 23 Kasım 2015 Pazartesi, Basıldığı Yer Ciner Matbaası Habertürk Matbaacılık A.Ş. Havalimanı yolu 24. km Esenboğa Ankara, s.14].
ReplyDelete