Translate

Saturday, May 30, 2015

MERKEZ ÜLKE VE MERKEZE GELEN CHP



CHP 1980 askeri darbesi ile uğradığı örselenme sonucu siyasette sinik, teslimiyetçi ve statükocu bir rol oynamaya başladı. CHP’nin statükoya veda etmesi kolay olmadı; arka arkaya gelen seçim hezimetleri özellikle İslamcılar karşısında sürekli verilen kayıplar CHP’yi arayışa zorladı. Bunda AKP’nin Türk siyaseti üzerindeki askeri vesayeti bitirme hamlesi de oldukça etkili oldu. Nasıl ki asker ve yargı Erdoğan’ın üzerinden ‘Milli Görüş’ gömleğini çıkarttırdıysa; AKP ve AKP’yi destekleyen seçmenler ile CHP seçmeninin umutları -açıkça dillendirilmese de- CHP’nin ‘Kemalist’ gömleği çıkarmasına sebep oldu. CHP, Kemalist ideolojinin tuzağından kendisini arındırarak halka ekonomik vaatleri olan pragmatist bir parti haline geldi. Önümüzdeki 7 Haziran seçimleri önce CHP seçmeninin bu değişimi ne kadar desteklediği, sonra da halen kararsız görünen merkezdeki %15’lik bir seçmen kitlesinin CHP’yi ne kadar samimi bulduğuna bir cevap olacak.

CHP’deki merkeze gelişi ve CHP içindeki genç dinamik kitlenin Türkiye’nin merkez ülke olması yolundaki arayışları; Türkiye’de demokrasinin işlediğini gösteren tarihsel bir dönüm noktası olacak mı? Bir hafta sonra Türk seçmeni bunun cevabını verecek. Hayırlı seçimler..

NOT: TBMM'den karar çıkartarak  'megakent'  inşa etme teşebbüsü yürütmenin gücünü yasamayla paylaşması için atılacak bir adım olarak kendisini gösteriyor, bu anlamda yürütmenin aktif rol oynayarak güçler ayrılığının pekiştirileceği ile ilgili bir izlenim uyandırıyor.

Wednesday, May 13, 2015

ABD’DE BİR MUSEVİ GELENEĞİ



Museviler 13 yaşına giren erkek çocuklarını dini bir tören ile yetişkinliğe geçiriyorlar. Bar (oğul) Mitzvah adlı bu tören Ortodoks Museviler’de sadece erkek çocukları için yapılıyorken; ABD’de bir takım Musevi aile aynı töreni kızları için de yapıyor. Bu törenlere Bat Mitzvah deniyor.

Bar Mitzvah ve Bar Mitzvah törenleri için çocuklar yıllar öncesinden özellikle de bir yıl öncesinden hazırlanıyor. Hafta sonlarında Yahudi okuluna gidiyorlar. Tevrat okumayı ve İbranice ilahi söylemeyi öğreniyorlar.

Her çocuk için ayrı bir tören düzenleniyor. (Yani öyle toplu sünnet merasimine pek benzemiyor.) Sabah sinagog (havra) da yaklaşık 3 saat süren bir dini tören yapıyorlar. İki ana bölümden oluşan töreni baştan sona kadar haham yönetiyor. Başlangıçta ilahiler söylüyorlar ve Tevrat okuyorlar. Tahta bir dolapta bağlı olarak sakladıkları, rulo şeklinde, yaklaşık bir metre boyundaki bir Tevrat birkaç erkek çocuğun düğümü çözmesi ile dolaptan çıkarılıyor. Bir masa üzerine bırakılıyor. Haham tarafından üzerine örtü seriliyor. Örtü çocuğun ailesinden bir büyük tarafından açılıyor ve aile üyeleri sıra ile Tevrat’ın başına gelip tören için özel olarak omuzlarına attıkları şalları Tevrat’a değdirip şalı öpüyorlar. Sonra adına tören yapılan çocuk aynı şeyi yapıyor. İki saat boyunca ilahiler okunuyor; Tevrat’tan bölümler okunuyor. Hem çocuk hem de çocuğun ailesi yüksek sesle Tevrat’tan kısa bölümler okuyorlar.

Törenin ikinci kısmında çocuğun anne babası konuşma yapıyor. Ardından çocuk kendi duygularını anlatıyor.

Tören  boyunca Tevrat çocuk tarafından misafirler arasında dolandırılıyor ve Yahudiler şalları ile dokunarak ya da girişte onlara dağıtılan Tevratları bu büyük Tevrat’a dokundurarak saygılarını gösteriyorlar. Bazen misafirlerden ilahilere eşlik etmeleri isteniyor.

Daha sonra Tevrat yine özel bir ritüel ile içinden çıkarıldığı dolaba  yerleştiriliyor ve bağlanıyor.

Tören misafirlere üzüm suyu  (alkolsüz) ve ekmek ikramı ile bitiyor. Bu tören yalnızca Yahudilerin kutsal günü olan Cumartesi günü yapılıyor. Yahudiler öğleğe kadar oruç tuttukları için misafirler ev sahibinin orucunu açmasını bekliyorlar. Öğlen üzüm suyu ve ekmekle oruç açılıyor ve misafirlere öğle yemeği ikram ediliyor.

Kızlar için olan törenleri kadın hahamlar yönetiyor. Bazı törenler kilisede yapılıyor. Burada ailenin seçimi önemli.

Benim katıldığım tören iki kuzen için aynı anda yapıldı ki bu şehirde ilk kez ikiz olmayan iki kişiye aynı anda yapılmış. Kızlar teyze kızları ve aralarında iki günlük fark olduğu için aileler birlikte tören yapmayı tercih etmiş. Tören bir kilisede gerçekleştirildi. İki Yahudi anne iki Hıristiyan eş ile evli. Dolayısı ile belki bu yer seçiminde etkili olmuştur. Babalar konuşma sırasında Hıristiyan olduklarını; çocuklarını kiliseye de götürdüklerini vurgulasalar da tören boyunca eşlerine ve kızlarına sonsuz desteklerini gösterdiler. Kızlarının her iki dini bilerek büyümesinden gurur duyduklarını anlattılar. Kızlar, annelerine kendilerine Musevilik dinini öğrettikleri ve onlara kültürlerini geçirdikleri için onur duyduklarını söylediler ve destekleri için herkese ayrı teşekkür ettiler. Anneler artık kızlarının Musevi topluluğunun bir üyesi oldukları için duydukları mutluluğu paylaştılar. İnaçlarına göre Musevilik anneden çocuğa geçiyor. Bu yüzden törenlerde annelerin önemli bir rolü var.

Törenlere çocukların arkadaşları da davet ediliyor. Her inançtan çocuklar tören sırasında genellikle bir arada oturuyorlar.  Tören boyunca Musevi misafirler başlarına ev sahibi ailenin hazırlattığı kepleri takıyorlar.

Akşam ayrıca yemek ve müzikli doğum günü kutlaması yapılıyor.

Bu tören baştan sona aileler için oldukça maliyetli.  Aileler bunun için binlerce dolar harcıyorlar. Pek çok aile üyesi uçakla binlerce kilometre uzaktan tören için geliyor.

Sonuçta ABD’de kendi kültürlerini korumak ve çocuklarına aktarmak için maddi manevi her fedakarlığı yapan bu insanlar; başka dinden ve inançtan insanlarla eşit koşullarda bir arada yaşanabilineceğini gösteriyorlar.


Tuesday, May 12, 2015

Prof. Atilla Yayla'nın Cevabı



“Din Özgürlüğü: İbadet Özgürlüğü Bağlamında Şapel ve Mescit”  başlıklı yazım : (http://amerikadanmektup.blogspot.com/2015/04/din-ozgurlugu-ibadet-ozgurlugu.html) ve yazıma (atıf olmadığı halde)  Prof. Atilla Yayla’nın “Din özgürlüğü üzerine birkaç not” başlıklı cevabı. (http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/atillayayla/din-ozgurlugu-uzerine-birkac-not-2010724)

Friday, May 8, 2015

Seçim Yarışı

Seçim yarışı hiç şüphesiz ki adil değil. Cumhurbaşkanı açıkça devletin imkanlarıyla düzenlenen açılışları ve toplantıları miting haline getiriyor. Aynı şekilde başbakan da mitinglere devletin imkanları ile katılıyor. Ayrıca hazinenin siyasi partilere verdiği maddi desteğin yarısını iktidar partisi tek başına alıyorken, muhalefet partileri kalan miktarı paylaşıyor. Bu destek 2014 yılında 3 kat artırıldı. Buna göre 531 milyon liranın 300 milyon lirasını iktidar partisi alıyor, kalan miktar diğer partilerce paylaşılıyor. Bir siyasi siyasi partinin seçim yardımı alması için son seçimlerde ülke genelindeki geçerli oyların en az %3’ünü alması gerekiyor.

Devletin bir şekilde vatandaşlarının bir bölümü ile seçim mücadelesine girmesi demokratik ölçülere uygun değil. Devleti ‘kutsal’ veya ‘baba’ olarak gören bir toplumun; ‘kutsal’a veya ‘baba’ya karşı bir zihniyet geliştirmesi için gerekli  olan düşünce özgürlüğü; basın özgürlüğü; hukukun bağımsızlığı gibi kurumlar da örselendiğine göre aslında sonucu belli bir seçime doğru ilerliyoruz.

Cumhurbaşkanının burada önemli bir rolü var. Kutuplaşma siyaseti üreten ve bu siyaset üzerinden beslenen Cumhurbaşkanı yine aynı yöntemi uygulayarak iktidar partisinin çoğunluk partisi olarak yoluna devam etmesini istiyor. Bu durumda  muhalefet partilerinin mutlaka Erdoğan’ı hedef olarak almaması gerekir. Aksi halde aynı siyasi tezgahın malzemesi olmaları kaçınılmaz olur.






Tuesday, May 5, 2015

21. Yüzyılın Becerileri


21. yüzyılda başarılı olmaları için çocuklarınızın geliştirmelerinde  onlara yardımcı olmanız gereken gereken beceriler şunlar:

  •       Eleştirel düşünme, problem çözme, gerekçelendirme, yorumlama, bilgiyi sentezleme.

  •      Araştırma becerileri ve uygulamaları, çapraz sorgulama yapma.

  •       Yaratıcılık, güzel sanatlarla uğraşma, meraklılık, hayal kurma, inovasyon, kendini açıklama.

  •       Azim, kendini yönlendirme, planlama, kendini disiplin etme, kendini koşullara uydurabilme, girişkenlik.

  •       Sözlü ve yazılı iletişim kurabilme, topluluk karşısında konuşma ve sunum yapma, dinleme.

  •       Liderlik, takım çalışması yapma, işbirliği yapma, ortak çalışma, sanal ortamda iş alanları oluşturma.

  •       Bilgi ve iletişim araçları okur yazarlığı, medya ve internet okuryazarlığı, görsel yorumlama, very yorumlama ve analiz etme, bilgisayar programlama.

  •       Medeni, ahlaki okur yazarlık ve sosyal adalet okur yazarlığı.

  •       Ekonomik ve finansal okur yazarlık, girişimcilik.

  •       Küresel farkındalık, çok kültürlülük ve hümaniteryanizm.

  •       Bilimsel okur yazarlık ve gerekçelendirme, bilimsel yöntem kullanma.

  •          Çevre ve doğal kaynakları koruma okur yazarlığı, eko sistemleri anlama.

  •       Dengeli beslenme, diyet ve spor yapma  da dahil olmak üzere sağlık ve sağlıklı yaşam okur yazarlığı; kamu sağlığı ve güvenliği.



http://edglossary.org/21st-century-skills/'ten.